Herkes İçin En Sağlıklı 20 Kuruyemiş

Diyetin eksiksiz olması için kuruyemişlere de yer verilmesi gerekir. Bu meyvelerin pek çok türü vardır; dünyanın hemen her ülkesinde, kendine özgü türleri yetişmektedir. Peki gezegenimizin en sağlıklı kuruyemişleri hangileri?

Ceviz

Adından da anlaşılacağı üzere dünya bu harika meyveyi Yunanlılar sayesinde tanımış. Hipokrat bile bunun faydalarını düşünmüş, bugün ise vücuda olumlu etkisi bilim adamları tarafından kanıtlanmıştır. Ceviz halk hekimliğinde ve sağlıklı beslenmede aktif olarak kullanılmaktadır. Bağışıklık sistemini güçlendirdiği ve vitamin eksikliğine karşı koruyucu olduğu için ilkbahar ve sonbahar aylarında daha sık tüketilmesi önerilir. Çok yüksek demir içeriği kansızlığa karşı mükemmel bir koruyucu görevi görür ve genel olarak kişinin sağlığını ve tonunu iyileştirir. A ve E vitaminleri kalp damar sistemine olumlu etki ederken, kanı kolesterol plaklarından da temizler. Ceviz, bağırsak mikroflorasının normalleşmesine ve sindirim sorunlarının ortadan kalkmasına yardımcı olan protein açısından zengindir. Cevizin beyin üzerindeki etkisini birçok kişi duymuştur. Gerçekten de sadece beyin bölgesindeki kan dolaşımını hızlandırmakla kalmıyor, aynı zamanda stresli olduğunuzda sakinleşmenize de yardımcı olabiliyor. Ve bu meyvenin çeşitli tentürleri diyabet için sıklıkla kullanılır.

Brezilya cevizi

Mağaza raflarında pek sık rastlanan bir ürün değildir. Bunun sebebi ise yapay olarak yetiştirilmemiş olması, yani sadece doğadan toplanmasıdır. Bu arada bu meyvenin insan sağlığına faydalı pek çok özelliği de bulunuyor. Brezilya cevizi, içeriğindeki yüksek asit ve doymamış yağ oranı nedeniyle kalp ve damar fonksiyonlarına olumlu etki ediyor. Ancak aynı zamanda çok fazla doymuş yağ içerdiğinden kilo almamak için meyveyi ölçülü tüketmelisiniz. Brezilya cevizi, cilt rengini ve genel durumunu önemli ölçüde iyileştiren bir madde olan selenyum açısından zengindir. Bu nedenle düzenli tüketimi cilt yaşlanmasını yavaşlatabilir. Çekirdeklerini yemenin yanı sıra, fındık yağı ile cildinizi nemlendirebilirsiniz. Aynı selenyum tiroid bezinin işlevini dengeler, bu sayede hormonal arka plan normale döner ve dolayısıyla metabolizma iyileşir. Brezilya cevizi, bol miktarda C vitamini içerdiğinden soğuk algınlığına, antioksidan özelliği sayesinde de diğer hastalıklara karşı koruma sağlayabilir.

Fındık

Fındık besin açısından oldukça zengin bir meyvedir ancak aynı zamanda kalorisi de yüksektir. İçeriğinde kanserli tümörlere karşı güçlü koruyucu etkisi olan paklitaksel maddesi bulunmaktadır. Bu madde aynı zamanda geleneksel tıpta kanser hücrelerinin çoğalmasını yavaşlatmak amacıyla da kullanılıyor. Yaralanmalar veya ciddi hastalıklar sonrasında daha hızlı iyileşmenize yardımcı olması için fındık tüketmeniz önerilir. İnek sütünden 8 kat daha besleyicidir ve içerdiği potasyum ve demir tüm vücut sistemleri üzerinde yararlı etkiye sahiptir. Spor yapan kişiler fındıkları çok lezzetli ve mükemmel bir protein kaynağı olarak tüketebilirler. Ayrıca fındık, kas dokusunun büyümesi ve güçlenmesi için önemli bir bileşen olan E vitaminini de bol miktarda içerir. Fındıkta bulunan kalsiyum ve sodyum kan oluşumunda önemli rol oynuyor, diğer mineraller ise damarları ve kalp kaslarını güçlendiriyor. Bunlarla birlikte ana “motorunuz” çok daha uzun ömürlü ve verimli olacaktır.

Antep fıstığı

Ülkemizde Antep fıstığı en çok sevilen bira atıştırmalıklarından biri olmakla birlikte, özellikle sağlıklı beslenmede daha faydalı şekilde de kullanılabilir. Bir zamanlar egzotik bir ürün olarak kabul edilen kuruyemişleri artık her dükkanda bulmak mümkün. Hücre yenilenmesine ve kan bileşenlerinin yenilenmesine yardımcı olan, ayrıca insan vücudundaki protein ve yağ metabolizmasını normalleştiren bol miktarda B6 vitamini içerirler. Antep fıstığı yemek, kalp çarpıntısını azaltmaya ve damarları güçlendirmeye yardımcı olur. Antep fıstığı, kemikleri ve dişleri güçlendiren, görmeyi iyileştiren çok nadir bileşenler olan karotenoidler içerir. Ve bol miktarda lif sindirimi dengeler ve çeşitli bağırsak rahatsızlıklarının önlenmesine yardımcı olur. Antep fıstığının içeriğindeki bol miktardaki vitaminler insana dinçlik ve enerji verir. Bağışıklık sistemi güçleniyor, yaşlanma yavaşlıyor, kansere yakalanma riski azalıyor, vücut strese karşı çok daha dirençli hale geliyor.

Badem

Badem ağacı, narin pembe çiçeklerinden aromatik çekirdekli meyvelerine kadar gerçek bir cennet bitkisidir. Badem, vejetaryenler ve laktoz intoleransı olanlar için vazgeçilmez bir üründür. Zira bunların bileşimi sütten bile daha zengindir. Badem, görünüşte çok benzese de botanik açıdan fındık değildir. Çekirdekli bir meyvedir ama gastronomi açısından genellikle kuruyemiş sınıfına girer. Badem, milattan önceki dönemlerden itibaren Asya ve Akdeniz'de yetiştirilmektedir. Yaşlıların haftada en az birkaç kez badem yemeleri tavsiye ediliyor; bu, kalplerini güçlendirecek, canlılık verecek ve bunama riskini azaltacaktır. Badem ayrıca uykusuzluğa ve kötü ruh haline de iyi geliyor. Badem, içeriğindeki tekli doymamış yağ asitleri sayesinde glikozun kana emilimini yavaşlatır, bu da diyabetin gelişmesini önler. Badem ayrıca damarları güçlendirir ve oksitlenmeden korur.

Fıstık

Badem gibi yer fıstığı da yalnızca gastronomik açıdan kuruyemiş olarak kabul edilir, ancak gerçekte baklagiller ailesine aittir. Ama bu, onun yararlılığını azaltmaz. Meyve, besin lifi, nişasta ve daha birçok yararlı madde açısından alışılmadık derecede zengindir. Yer fıstığı kan şekeri seviyelerini düzenlemeye ve kalp damar sistemini desteklemeye yardımcı olabilir. Yer fıstığında bulunan magnezyum ve triptofan ruh halini ve metabolizmayı iyileştirir, bu nedenle kilo verirken bu ürünün ölçülü miktarda tüketilmesi gerekir. Meyve sindirimi iyileştirir ve vücuttaki çeşitli toksinlerin ve diğer zararlı maddelerin atılmasına yardımcı olur. Ayrıca yer fıstığı yemek bağışıklık sistemini güçlendirir, kanı demirle doyurur, kalp ve damar fonksiyonlarını normalleştirir. Safra kesesi taşınız varsa düzenli olarak fıstık tüketmeniz önerilir. Elbette bu durum geleneksel tedaviyi iptal etmiyor ancak doktorların da teyit ettiği üzere çok daha hızlı iyileşmenize yardımcı oluyor.

Kaşu

Tüm kuruyemişler arasında besin değeri en yüksek olanı kaju fıstığıdır, bu da vücut üzerinde çok güçlü bir etkiye sahip olduğu anlamına gelir. Örneğin kansızlık, distrofi ve metabolik bozuklukların giderilmesinde yardımcı madde olarak kullanılır. Özellikle kaju fıstığının dişlere olan faydalarını vurgulamakta fayda var. Eski Afrikalılar bile dişlerini bal ve ezilmiş fındık karışımıyla tedavi ediyorlardı ve günümüzde Japon bilim adamları ürünün gerçekten dişler için faydalı birçok madde içerdiğini kanıtladılar. Antibakteriyel özelliği sayesinde fındıklar sıklıkla dizanteri tedavisinde kullanılır. Hindistan'da insanlar, yılan sokmalarına karşı panzehir görevi gören kaju fıstığından özel bir içecek yapıyorlar. Kaju fıstığı dermatitten siğillere kadar cilt hastalıklarına faydalıdır. Ancak kaju fıstığının faydaları bunlarla sınırlı değil ve en faydalı kuruyemişler listemizde yer alması boşuna değil. Ürün solunum yollarının tedavisinde, özellikle çeşitli bronşit ve farenjit tiplerinin tedavisinde iyi sonuçlar göstermekte olup, önlenmesinde de kullanılabilir.

Çam fıstığı

Bu lezzetli ve aromatik meyve aynı zamanda sağlık açısından da faydalıdır. İçeriğinde bol miktarda E vitamini bulunur, bu da diğer vitaminlerin tam olarak emilmesine yardımcı olur. Ayrıca kas aktivitesini harekete geçirir ve hormonal seviyeleri dengeler. B vitamini kanın yapısına olumlu etki eder ve sinir sistemini yatıştırır. Eksikliği uykusuzluğa ve depresyona yol açabilir. Çocuklar için A vitamini olmazsa olmazdır çünkü onsuz vücudun normal büyümesi ve gelişmesi mümkün değildir. Çam fıstığının 100 gramı kan oluşumuna yardımcı olan günlük bakır ihtiyacını karşılar. Manganez ise glikoz emilim sürecini iyileştirir ve üremeyi teşvik eder. Potasyum kalbi güçlendirir ve su dengesinin sağlanmasına yardımcı olur. Mide-bağırsak rahatsızlığı olan kişilerin bu kuruyemişleri günlük olarak tüketmeleri şiddetle tavsiye edilmektedir. Özellikle mide ülseri veya onikiparmak bağırsağı sorunları için bu durum geçerlidir.

Ceviz

Bu egzotik yemiş, içeriğindeki özel yemiş karoteni sayesinde kanı temizler. Vücudumuzda oldukça fazla toksin var ve bunlardan zamanında kurtulmamız gerekiyor. Aynı karoten iyi görme için de gereklidir, bu nedenle diğer tedavi türlerine ek olarak tüketilmesi faydalıdır. Oleik asit ve diğer doymamış yağlar iyi kolesterol seviyesini artırır, kötü kolesterol seviyesini düşürür.

Hindistan cevizi

Bu yemiş çoğunlukla yemeklerde baharat olarak kullanılır. Ayrıca içeriğindeki vitamin ve mineral konsantrasyonu o kadar yüksektir ki, sağlığınıza zarar vermemek için az miktarda tüketilmelidir. Bilim insanları, sık sık hindistan cevizi tüketmenin hafızayı ve dikkati önemli ölçüde geliştirdiğini, kişinin yeni bilgileri daha etkili bir şekilde özümsemesine yardımcı olduğunu kanıtladı. Hindistan cevizi aynı zamanda kronik yorgunluk ve stresle mücadelede de mükemmel bir çözümdür.

Kadınlar için en sağlıklı kuruyemişler

Burada ilk olarak bademden bahsetmek gerekir. Diğer akrabalarına göre daha fazla E vitamini ve lif içerir. Bu yemişin kilo vermedeki yadsınamaz faydaları da tıbbi araştırmalarla kanıtlanmıştır. Hamile bir kadının çok fazla kilo alması hem kendisine hem de bebeğe zarar verebilir.

Bunu önlemek için sindirimi daha kolay olan badem veya badem sütünün günlük olarak tüketilmesi önerilir. Ayrıca her kadının tüketmesi gereken kuruyemişler şunlardır:

  • Enerji dolu Brezilyalı;
  • Kaju fıstığı, içeriğindeki folik asit sayesinde hamile kalmanıza yardımcı olacaktır;
  • fındık - varisli damarlarla mücadelede yardımcı;
  • Yer fıstığı vücudu gençleştiriyor ve kanser hücrelerini öldürüyor;
  • Ceviz cildi parlak, saçları güçlü kılar; Çam fıstığı anne sütünün kalitesini artırıyor;
  • Antep fıstığı sindirimi normalleştirir ve hamile kadında fetüsün oluşumuna yardımcı olur.

Kuruyemişleri tek başına tüketebileceğiniz gibi, bal veya kuru meyve ilavesiyle çeşitli karışımlar da hazırlayabilirsiniz.

Erkekler için en sağlıklı kuruyemişler

Burada şampiyon cevizdir. Zira erkek üreme sisteminin normal işleyişi için temel element olan çinkoyu bol miktarda içeriyor.

Ayrıca şunların kullanılması da önerilir:

  • badem kan damarlarını gevşetir ve iyi kan akışı gücün anahtarıdır;
  • Antep fıstığı sperm kalitesini artırıyor;
  • çam fıstığı gücü ve bağışıklığı artırır;
  • Fındık sinirleri yatıştırır ve erkek gücünü güçlendirir.

Listelenen tüm kuruyemiş türlerini sırayla kullanmak en mantıklısıdır, çünkü gördüğünüz gibi bunlar birbirinden oldukça farklıdır ve her birinin kendine özgü faydalı özellikleri vardır.

Çocuklar için

Üç yaşın altındaki çocukların kuruyemiş tüketmesi önerilmez; çünkü kuruyemişler çok miktarda protein içerir ve sindirimi oldukça zordur.
Çocuğun vücudu proteinlerin sindirimi ve asimile edilmesinden sorumlu enzimleri henüz yeterince geliştirmemiştir. Bu durumda çocuğun vücudu sadece pankreasa, karaciğere ve böbreklere yük bindirecektir.

Ayrıca kuruyemişler güçlü bir alerjen olup, üç yaş üstü çocukların beslenmesine çok dikkatli dahil edilmelidir.

Çocuklar için en faydalı kuruyemiş cevizdir. İyot açısından mükemmel bir kaynak olduğundan, özellikle radyasyonun yüksek olduğu bölgelerde yaşayan çocukluk çağındaki çocuklarda kullanımı faydalıdır. Yararlı maddeler çocukların zihinsel yeteneklerinin gelişmesine, hipovitaminoz ve kansızlıkla başa çıkmalarına yardımcı olacaktır. Çocuklar için günde 2 adet kuruyemiş tüketmek yeterlidir.

Hamilelikte kuruyemişler: yararlı özellikleri ve kontrendikasyonları

Hamilelik döneminde kadının beslenmesi, bebeğin gelişimini etkiler; çünkü bebek, annenin kanı yoluyla gerekli tüm maddeleri alır. Bu nedenle beslenmenin çeşitli olması ve vitamin ve mineral açısından zengin besinlere yer verilmesi gerekir. Burada kuruyemişlerin önemli bir rolü var. Doğru kullanıldığında, bebeğin gelişimi ve kadının sağlığı için önemli olan maddelerin tedarikini yenileyebilir, sentetik vitamin ve mineral komplekslerinin yerini alabilirler.

Hamile Kadınlar İçin Kuruyemişlerin Faydaları

Pek çok kuruyemişin kimyasal yapısı benzer olduğundan vücuttaki etkileri de yaklaşık olarak aynı olacaktır. Hamilelikte kuruyemişlerin önemli özellikleri, hemen hemen tüm temel bileşenlerin yüksek içeriğinden kaynaklanmaktadır:

  • Bitkisel protein, hamilelik boyunca çocuğun düzgün gelişimini destekleyen hücrelerin yapı taşıdır;
  • metabolik süreçleri ve bağırsak fonksiyonlarını iyileştirmeye yardımcı olan bol miktarda lif;
  • kandaki “kötü” kolesterol seviyesini düşürür, yüksek manganez içeriği nedeniyle plak oluşumunu engeller;
  • demir varlığına bağlı kansızlık belirtilerinin ortadan kaldırılması;
  • Anne adayının kalp kasının çalışmasını koruyarak, fetüsün kardiyovasküler sisteminin oluşumu üzerinde yararlı etki gösterir, içeriğindeki yüksek potasyum ve magnezyum sayesinde anne adayının kalp kasının çalışmasını sağlar.

Ancak bazı kuruyemişlerin kendilerine has özellikleri bulunmaktadır. Hamile bir kadının kuruyemiş menüsünün çeşitli olması tavsiye edilir.

Cevizler

Rahim kasları da dahil olmak üzere kasları güçlendirin. Migren ağrılarını hafifletme yeteneğine sahip oldukları düşünülmektedir. Süt salgısına olumlu etkisi vardır. Sütün daha çabuk gelmesi için doğumdan önce ceviz yenmesi tavsiye ediliyor.

Kuruyemişler kan şekerini düşürmeye, toksinleri atmaya, radyasyona karşı korumaya ve tiroid bezinin çalışmasını etkilemeye yardımcı oluyor. Hamilelikte fındık tüketiminin önemli bir özelliği de vücuttaki genel güçlendirici etkisi ve iltihaplı süreçleri baskılamasıdır. Yorgunluğu giderir ve kuvvet kazandırır. Depresyon ve sinirsel gerginliğe iyi gelir.

Cevizin 100 gramı, embriyonun nöral tüpünün düzgün gelişimi için gerekli olan günlük B9 vitamini veya folik asit ihtiyacının dörtte birini karşılıyor. Fındıkta bol miktarda bulunan bakır, fetüsün kalp-damar sistemi, iskelet sistemi ve merkezi sinir sisteminin oluşumunda rol oynar.

Çam fıstığı

Bunlar muhtemelen her hamile kadının tüketebileceği, insan vücudu tarafından iyi emilen tek kuruyemişlerdir; çünkü içlerindeki proteinin bileşimi insan proteinine benzerdir. Kuruyemişler, bebeğin rahim içi büyümesi ve gelişimi için gerekli olan bir aminoasit olan arginin içerir.

Çam fıstığı, diğer kuruyemişlerle karşılaştırıldığında rekor miktarda K vitamini içeriyor. Bu vitamin protein sentezini sağlar ve bebeğin destek sisteminin gelişimine etki eder. Cevizde bulunan B4 vitamini, fetüsün sinir sisteminin hızla geliştiği 3. trimester dönemindeki hamilelikte önemlidir.

Fındık

İyi bakteri öldürücü özelliğe sahiptir, vücutta meydana gelen çürüme süreçleriyle baş eder, bağırsak tahrişlerini giderir. Cevizin karaciğer ve vücudun tamamı üzerinde temizleyici etkisi vardır, gebeliğin ilk üç ayında toksikozun başlıca nedeni olan toksinleri giderir.

100 gr fındık, gebeliği destekleyen progesteron başta olmak üzere hormonların sentezlenmesinde görevli olan E vitamininin günlük ihtiyacını karşılar. E vitamini özellikle planlama aşamasında ve ilk trimesterde önemlidir. Ayrıca fındık, anne adayının bağışıklığını koruması ve kan damarlarını güçlendirmesi açısından önemli olan C vitaminini de yeterli miktarda içeriyor.

Kaşu

Kan basıncını dengeler, hem hipotansiyon hem de hipertansif hastalar için faydalıdır. Kalp-damar sisteminin işleyişini iyileştirir. Kaju fıstığı, disbakteriyozise iyi gelir ve mide ve bağırsakların çalışmasını normalleştirir. Bu kuruyemişlerden bir avuç tüketmek, kilo aldırmadan açlığınızı bastıracaktır.

Kaju fıstığı yemek, içerdiği B1 vitamini sayesinde hücrelerdeki yağ, karbonhidrat ve protein metabolizmasını iyileştirir ve yara iyileşmesini destekler. Bu maddenin yeterli miktarda alınması hem gebelik boyunca hem de doğum sonrası dönemde vücudun toparlanması açısından önemlidir.

Fıstık

Diğer kuruyemişlere göre daha fazla protein içerdiğinden en alerjenik kuruyemiş olarak kabul edilir. Yer fıstığı severlerin, alerji gelişimini önlemek için vücutlarının buna verdiği tepkiyi dikkatle izlemeleri gerekir.

Yer fıstığında nikotinik asit (PP vitamini) içeriği diğer kuruyemişlere oranla yaklaşık 3 kat daha fazladır. Nikotinik asit kan mikrosirkülasyonunu iyileştirerek fetüse gerekli maddelerin ulaştırılmasında olumlu etki gösterir ve plasentanın erken yaşlanmasını önler. PP vitamini özellikle doğum sonrası dönemde önemlidir, çünkü vücudun çeşitli enfeksiyon türlerine karşı direncinden sorumludur.

Badem

Böbrek ve kadın üreme sistemi hastalıklarına iyi gelir. Bu, osteoporozun mükemmel bir önlenmesidir, çünkü badem, bebeğin iskelet sisteminin gelişimi için de gerekli olan bol miktarda kalsiyum içerir.

Badem, günlük E vitamini ihtiyacının tamamını karşıladığı için "güzellik fındığı" olarak adlandırılıyor. Sadece 50 gr. badem çekirdeğinde; Hamilelikte bir avuç kuruyemiş; cildinizi ve saçınızı düzene sokmak, vücudunuzun metabolizmasını iyileştirmek ve hormon üretimini dengelemek için yeterli olacaktır.

Kuruyemişler nasıl doğru şekilde yenir

Kuruyemişler vücut tarafından yavaş emildiğinden iyice çiğnenmeli veya ezilerek tüketilmelidir. Bunları tek başlarına değil, diğer ürünlerle birlikte; tatlılarda, hamur işlerinde, salatalarda ve diğer yemeklerde tüketmek daha iyidir. Bu şekilde daha iyi emilirler ve saldırgan özellikleri önemli ölçüde yumuşatılır.

Bazı maddelerin yüksek sıcaklıkta bozulduğu bilindiğinden, kuruyemişlerin kavrulması önerilmemektedir. Bunları çiğ olarak tüketmek daha iyidir. Çekirdekleri kızartmaya karar verirseniz, ekstra kalori eklememek için bunu yağsız yapmanız ve vücutta sıvı tutan ve ödem oluşumuna yol açan tuz kullanmamanız daha iyidir.

Hamilelikte tüketilen kuruyemiş miktarı günlük 50 gr'ı geçmemelidir. 3. trimester'a yaklaşıldığında haftada 2-3 kez kuruyemiş tüketmek yeterlidir.

Fındıkları kabuklu olarak satın almanız ve kabuklarının sağlam olup olmadığını kontrol etmeniz önerilir. Kabuk zarar gördüğünde zararlı maddeler ve mikroplar içeri girer, bu da zehirlenmeye ve diğer ciddi hastalıklara yol açabilir. Fındıkları temizlemeden önce akan suyun altında yıkamak gerekir: Bu, taşıma ve depolama sırasında biriken tüm tozların akmasını sağlayacaktır.

Önlem tedbirleri

Kuruyemişler oldukça alerjik bir üründür, bu nedenle hamilelik döneminde günde birkaç çekirdekle başlanarak dikkatli tüketilmelidir. Hamile bir kadının vücudu, değişen hormonal seviyelerin etkisiyle yeni bir şekilde çalışır ve alışılmış yiyecekler alerjiye yol açabilir. Bu durum sadece dermatitlerde değil, aynı zamanda mide-bağırsak sisteminin bozulmasında da kendini gösterir.

Sindirim sistemi rahatsızlığı olan kadınların fındık tüketmesi önerilmez, çünkü hastalığın alevlenmesine yol açabilir. Ceviz gibi bazı kuruyemişlerin kabızlığa yol açabildiğini de hesaba katmak gerekir.

Ayrıca bakınız: