Gerçek Olduğu Ortaya Çıkan En İyi 7 Sahte Sanat Eseri

İlk bakışta sahte gibi görünen şeyin çoğu zaman sahte olduğu ortaya çıkar. Kültür ve sanat tarihinde bunun birçok örneği var; örneğin, Pablo Picasso'nun "La Femme Au Chapeau Bleu" tablosunun sahtesi 2011'de 2 milyon dolara satılmış, Alman sanatçı Wolfgang Beltracchi 30 yıllık çalışmasıyla değeri 21 milyon dolar olan tablolar üretmişti.

Ancak bunun tersi de olabilir; sahte bir ürün, sahipleri için beklenmedik bir şekilde orijinal ve çok karlı olabilir. İşte gerçek olduğu ortaya çıkan en "sahte" 7 sanat eseri.

7. Pablo Picasso'nun "Sahilde Oturan Yüzücü" adlı eseri

Dedikleri gibi, her şerrin bir hayırı vardır. İngiltere'nin Crawley kasabasında yaşayan Philip Stapleton, Picasso'nun bir eserine benzeyen bir tabloyu 230 sterline satın aldı. Ve fazla ödeme yapmadı, çünkü altı ay sonra Stapleton müzayedeciyle iletişime geçti ve Pablo Picasso'ya ait bir orijinal satın aldığını öğrendi.

Picasso'nun arkadaşı Roland Penrose için yaptığı "Sahilde Oturan Yüzücü" tablosunun daha küçük bir versiyonuydu.

Tablo, açık artırmada 8 bin sterline satıldı.

6. "Otoportre", Rembrandt

Rembrandt'ın 29 yaşında çekilmiş ilk 'selfie'sinin değeri 30 milyon sterlin (veya 38 milyon doların üzerinde). British National Trust ise bu tabloyu asla satmayacaklarını söylüyor.

Uzun süre Rembrandt'ın sahte bir otoportresi olduğu, muhtemelen öğrencilerinden birine ait olduğu düşünüldü. Bu görüş, 2005 yılında Rembrandt konusunda yetkili uzman Ernst van de Wetering'in tabloya ilgi duymasına kadar devam etti. Ancak çalışmanın gerçekliğini doğrulamak için daha fazla test ve deneysel veriye ihtiyaç vardı. Böylece Otoportre Cambridgeshire'daki Hamilton Kerr Enstitüsü'ne gönderildi.

«Resme çok sonradan eklenen eski ve sararmış verniğin birkaç katmanının dikkatlice temizlenmesi ve çıkarılması, resmin orijinal renklerini ve tarzını ortaya çıkardı (Rembrandt)" dedi enstitünün uzmanlarından biri.

5. "Genç Bir Kızın Portresi", Rembrandt

Sahte olduğu ortaya çıkan sanat eserlerinin listesinde bir kez daha Rembrandt van Rijn'in bir tablosu yer aldı. Bu sefer selfie değil, portre. Üstelik "gerçek-sahte-gerçek" sürecinden geçmiş. İlk başlarda sanatçının gerçek bir eseri olarak kabul edildi, ancak geçen yüzyılın 70'li yıllarında Rembrandt'ın bir öğrencisinin resmi olarak "indirgendi".

2018 yılında tablo New York Üniversitesi'ne götürüldü, burada temizlendi ve verniği çıkarıldı. Altında Rembrandt'ın tarzına uygun ince bir fırça ve renkler ortaya çıkıyordu.

Restoratörler ayrıca portrenin gerçekliğini doğrulamak için röntgen ve yenilikçi görüntüleme tekniklerinden de yararlandılar.

4. "Narlı Meryem", Botticelli

Sandro Botticelli, 15. yüzyılın en ünlü sanatçılarından biriydi. Rönesans'ın en parlak döneminde, ölülerin diseksiyonuyla antik çağlardaki anatomi bilgisinin yeniden ortaya çıkarıldığı Floransa'da yaşadı. Bu bilginin, Botticelli'nin Narlı Meryem Ana adlı şaheserinin ikonografisini, kalbin ve anatomisinin gizli bir görüntüsünü ekleyerek geliştirmesine olanak sağladığı düşünülmektedir.

Ancak bu tabloyla ilgili ilginç olan tek gerçek bu değil. Daha küçük versiyonu ise ustaca bir kopya olarak değerlendirildi. Ancak 2018 yılında İngiliz Miras uzmanları tabloyu restore ederek, üzerindeki önemli miktardaki verniği ve kiri temizleyip, tuvali röntgen ışınlarına maruz bıraktılar. Ve küçük "Narlı Meryem Ana"nın gerçekten de Botticelli'nin atölyesinde ortaya çıktığı sonucuna vardılar.

3. "Clara Serena Rubens'in Portresi", Rubens

Rubens'in kızı ve ilk eşi Isabella Brant'ın portresi, 2013 yılında Metropolitan Sanat Müzesi tarafından diğer sanat eserleri için para toplamak amacıyla satıldı. O dönem uzmanlar bu portrenin Rubens'e ait olmadığını, onun bir takipçisi tarafından çizildiğini düşünüyorlardı.

Ancak, aralarında Anvers'teki Rubens Evi Müzesi'nin başkanının da bulunduğu bazı önemli sanat tarihçileri, tablonun Rubens'e ait olduğunu belirtti. Portre üzerindeki tartışmalar bugün de devam ediyor.

İlginç bilgi: Clara Serena 12 yaşında vefat etmesine rağmen babası hayatının ilerleyen dönemlerinde de onun portrelerini çizmeye devam etti. Bunlardan biri “İnfanta Isabella’nın Hizmetçisinin Portresi”, diğeri ise daha sade bir şekilde “Clara Serena Rubens’in Portresi” adını taşıyordu.

2. Raphael'in "Modena'nın İncisi"

Bu tablonun uzun süre bilinmeyen bir sanatçıya ait olduğu düşünülüyordu ve özel bir değeri yoktu. Ancak İtalyan uzmanlar, "Modena İncisi"nin, sanatçının 1518-1520 yılları arasında planladığı Kutsal Aile tablosunun ilk versiyonu olan Raphael'in orijinal kompozisyonunun bir parçası olduğunu keşfettiler. Ancak 1520 yılının nisan ayında vefat etti.

Raffaello yalnızca bir eskiz çizebilmişti ve tablonun tamamlanması muhtemelen öğrencilerinden biri tarafından gerçekleştirilmişti.

1. "Napolyon Büstü", Rodin

Fransız imparatorunun usta bir heykeltıraş tarafından yapılmış büstü, bir Amerikan kasabasında unutulup giderken tesadüfen bulundu.

Beyaz mermer heykel, uzun zamandır yaklaşık 18.000 nüfuslu New Jersey eyaletine bağlı Madison şehrinin belediye meclisi binasını süslüyor. Aslında büst 80 yıldan fazla bir süre boyunca toplantılar sırasında rahatça yaslanılan bir kaide üzerinde duruyordu.

Ancak 2014 yılında binanın sanat eserlerini incelemek üzere işe alınan sanat öğrencisi Mallory Mortillaro, binanın girişindeki "A. Heykeltıraşın tanınabilir stilinde yapılmış "Rodin" adlı eser.

Keşiften etkilenen Mortillaro, uzmanlara danıştı ve arşivleri inceleyerek bunun gerçek Rodin olup olmadığını doğrulamaya karar verdi.

Sonunda Paris'teki Auguste Rodin Komitesi'ne başvurdu. Ve gizem çözüldü: Belge koleksiyonunun içinde Rodin'in kaybolduğu düşünülen bir büstle poz verdiği bir fotoğraf da vardı.

Eylül 2015'te Rodin uzmanı Jerome Le Blay Madison'a gitti. Eserin gerçekliğini teyit etmesi sadece birkaç saniyesini aldı.